Akciğerler, vücudun oksijen ihtiyacını karşılamak için hayati öneme sahip organlardır. Vücudumuzdaki diğer organlar gibi, akciğerler de birçok hücreden oluşur. Bu hücreler, akciğerlerin görevlerini tam olarak yerine getirebilmesi için gerektiğinde bölünerek çoğalır. Akciğerlerin en önemli görevi, vücut hücrelerinin atık maddesi olan karbondioksiti vücuttan dışarı atarak, yaşam için gerekli olan oksijeni sağlamaktır. Akciğerler, bronş olarak adlandırılan hava yolları, alveol adı verilen hava kesecikleri, lenf sıvısı ve kan damarlarından oluşur. Akciğerde kist oluşumu, içi sıvı veya gaz gibi maddelerle dolu boşlukların ortaya çıkmasıdır. Bu durum, genellikle doğuştan gelen bozukluklardan kaynaklanır.

Akciğer kistleri bazı durumlarda belirti göstermeyebilir. Ancak, bazı kişilerde bu kistler çevredeki dokulara baskı yaparak zarar verebilir. Kistlerin çoğu benign (iyi huylu) olup, kendi kendilerine büyürler ve etraflarındaki dokulara yayılmazlar. Ancak bazı kistler iltihaplanma nedeniyle oluşur ve diş apsesi gibi örneklerle açıklanabilir. Ayrıca, parazitler nedeniyle farklı organlarda da kist oluşabilir. Bu kistler, diğer dokulara saldırarak onları istila ederler. Özellikle kemik, deri, göz kapağı, meme, böbrek, yumurtalıklar ve karaciğerde rastlanan bu tür kistler malign (kötü huylu) olup kanser olarak adlandırılır.

Aşağıdaki belirtiler, genel olarak akciğerde ve karaciğerde meydana gelen ve yayılabilen kistlerin belirtileridir:

Akciğer kistlerinin bazıları genetik hastalıklardan kaynaklanabilir. Pankreas kistlerinde olduğu gibi, nadiren de olsa bazı kistlerin oluşumunda genetik faktörlerin rolü olabilir. Genellikle iç organlarda meydana gelen kistler, çoğu zaman belirti göstermeden uzun süre var olabilirler. Ancak başka bir rahatsızlık nedeniyle yapılan taramalarda ortaya çıkabilirler.

Vücutta oluşan enfeksiyonlar, salgı çıkış yollarını tıkayarak kistlerin oluşmasına neden olabilir. Vajinal enfeksiyonlar veya rahim ağzı enfeksiyonları, kist riskini artıran enfeksiyonlara örnektir.

Hormonal dengesizlikler, genellikle iç organlarda kist oluşumuna neden olabilir. Yumurtalıklarda ve göğüste meydana gelen kistler, bu tür kistlerdendir. Bu kistler özellikle östrojen hormonundaki dengesizliklere bağlı olarak ortaya çıkar. Hormonların dengeli bir şekilde salgılanmasında bilinçli beslenmenin rolü oldukça önemlidir. Genellikle kadınlarda, aşırı kilolardan kurtulmak kistlerle başa çıkmada önemli bir faktördür.

Yağ bezlerinin veya tükürük bezlerinin çıkış yolları tıkandığında, tükürük veya yağ bezi kistleri oluşabilir. Vücuttaki sıvıların tıkanma nedeniyle doğal akış yollarının kapanması sonucunda da kist meydana gelir. Cilt üzerindeki birçok kistin sebebi, kıl köklerinin tahribatıdır.

Akciğer kistleri, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir ve bu kistlerin belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri ile bu kistlerin olumsuz etkileri en aza indirilebilir.